Tertemiz Bir Sevda!

Genç kız heyecandan sürekli kapıya bakıyordu. Birazdan sevdiği ile görüşecekti. Söyleyeceği her söz gelecekleri için çok önemliydi. Allah için seviyordu onu.

Evlenmeyi düşünüyorlardı. O güne kadar mesafelerini hep korumuşlardı, yine helalinden bitirmek istiyorlardı bu işi. Oturup ailelere nasıl haber vereceklerini planlayacaklardı. Teyzesinin kızı onu ne kadar sakinleştirmek istediyse de sakin olamıyordu. Buluşma vakti geldi çattı.

Kız kardeşi ile gelecekti sevdiği. Birden kapı çaldı. Gelen yalnızca sevdiğinin kız kardeşiydi. Selamlaşıp sarıldılar, sevdiğinin kız kardeşi birden başını eğerek yere baktı.
” Abin nerde ” diye kapıya bakarak sordu genç kız ” bir şey mi oldu yoksa! Diye korkuyla kolundan tuttu. “yok abla ” diye elindeki paketi uzattı sevdiğinin kız kardeşi , ” abim araba da beni bekliyor bunu o yolladı Bu da neydi? Bir veda paketi mi ?

Boğazı düğümlenir gibi oldu genç kızın ve oracıkta kala kaldı.

Neydi ki bu ? Ağlayarak evine vardı ve paketi açtı, paketin içinden güzel kaplamalı mealli bir kuranı kerim ve üzerinde ufak bir not kağıdı; * OKU!. Gözlerinde yaşlarla kur an’ı okşadı genç kız. Sonra sevdiğini aradı çıkmadı, mesaj attı yazmadı.

Yalnızca ” oku !” diyordu. Allah’ın emri ile sesleniyordu genç kıza. Demek ki ayrılmıştı ondan, Allah için. Haklıydı sevdiği hafızdı, Allah’ın ayetlerini okumuş olacaktı ki uzak durmuştu.

Genç kız kuran okumaya başladı, arada not kağıtlan da eşlik ediyordu ayetler Kur-an sayfalarına akıyordu. Ne zaman cehennem ayetleri geçse delikanlı bir not bırakmıştı.

” insan sevdiğini bile bile ateşe atar mı? Ne zaman altından ırmaklar akan cennetler anlatılsa yeni bir not ” Rabbim seni cennetinde Resulüne komşu eylesin ” hem Rabbinin ayetleri hem sevdiğinin sözleri nasıl ağlamazdı genç kız. Artık her gün oturup saatlerce Kur-an okuyordu. Gözyaşlarıyla süsülüyordu sevdasını, ayetlere de sevdiğinin sözlerine de susuyordu adeta. Göklerin yaratılışı , emirler ve yasaklar, müminler sakınır diyordu sevdiği.e. Gözlerinden bir bir yaşlar akıyordu genç kızın.

Genç kız hiç bıkmadan haftalarca okumaya devam etti. Allah korkusundan artık kendi de yazmaz olmuştu sevdiğine, aramıyordu artık. Tek gayesi rabbinin emirlerini yerine getirmek olmuştu.

Ağlamadığı tek bir gün yoktu. Nerdeyse ezberlemişti ayetleri , artık iyice yüreğine kazımıştı , bellemişti. Kuran’ın sonuna doğru yaklaşıyordu ağlıyordu istemiyordu bitmesini.

Rabbinin sözleri de bitiyordu sevdiğinin notları da Nasıl ağlamazdı ama son sayfalara doğru yeni bir not daha düşürmüştü sevdiği üzülme bitmez rabbimizin sözleri.

Ağaçlar kalem , denizler mürekkep olsa yine bitmez. Genç kız kur-an’ı alıp yüreğine bastırdı, öptü demek ki yeniden ve yeniden okuyup yeni güzellikler keşfedecekti.

Bir ay geçmişti aradan nihayet son sayfaya vardı. Gözyaşlarını tarif etmeye gücü yeter mi ? Sevdiğinin sözleri de bitmiş ti artık. Son sureyi de okudu. Birden bir zarf ilişti gözüne.

Yavaşça açtı okumaya başladı ” sanma ki sonuna vardın bu kitabın, sanma ki bitti rabbinin ayetleri. Seninle tanıştığım için rabbime hamdolsun. Böyle güzel bir sevdaya düşürdü gönlümü.

İnan hiçte pişman olmadım seni sevdiğime ama bil ki hafız olmadan aslına da erermişsin bu sevdanın.

Beni hafızlık olgunlaştırdı. Seninle bir yuva kurmaktan başka bir şeye değildi niyetim ama önce temel şartlarımızı okumanı istedim. Önce aşkı , hayat rehberimizi anlamanı istedim. Yoksa bu evlilikten hayır bekleyemezdim.

Bu kur an bitmedi ve hiç bitmeyecek. Eğer bana evet dersen, evimizin en güzel köşesine yerleşecek. Çekinmem her gece sana kıssalardan okumaya.

Rabbim utandırmasın , unutturmasın olur ya bana evet dersin ilerde evladımız olur geceleri ağlarsa çekinmem onu kur-an okuyarak susturmayı. Sevdiğim benimle bu kur-an’ı hayat rehberim edinmeye var mısın huzuru bulmaya var mısın, yaşamaya var mısın.”

‘Birbirini sevenler için nikahtan daha hayırlı bir şey yoktur. ” Diye buyurmuş Peygamber (s.a.v) Efendimiz.

Seni günahım eyleyemezdim. Helalim olmaya var mısın, benimle evlenir misin ? Genç kız hıçkırarak ağlıyordu artık. Kur-an’ı yüreğine bastırarak gülümsedi

” EVET ! Diye seslendi derin bir nefes aldı ve titrek ellerle zamandan, mekandan habersiz olan sevdiğine bir mesaj attı “evet “. Biraz sonra telefon çaldı.

Genç kızın annesi açtı telefonu. Gülümsüyordu delikanlı ailesini harekete geçirmişti. İşi daha fazla uzatmak istemiyordu. Birkaç güne hemen kızı istediler ve mütevazi bir şekilde düğünleri oldu.

Bu zaman içerisinde bile hiç konuşmuyordu delikanlı sevdiğiyle. İkisinin de kaçan bakışları kızaran yanakları yetiyordu zaten söze ne gerek vardı. Düğünden sonra sonunda eve vardılar. Sevdiğinin duvağını açıp alnından öptü delikanlı.

“Emanetim nerde” diye sordu. Hemen gidip kur’anı getirdi genç kız başını eğerek eşinin yanına oturdu. Delikanlı sadece gülümsedi. Sonunda günlerdir, haftalardır merak ettiği soruyu sordu genç kız.

”okuyacağımı nerden bildin ya kızsaydım sana ? küsseydim ? beni bıraktın diye ya okumasaydım ?” Delikanlı gülümsedi sonra da şükrederek cevap verdi “o zaman seninle evlenmezdim. Hamdolsun Rabbim bana kuran’ı okuyan ve yaşamaya çalışan, sabırlı, sadık bir hanım nasip etti.”



Okuma Ayarları


Arka Plan Rengi